Kaşlar yüz ifadesini son derece etkileyen uzuvlardır. Zamanla yaş almaya bağlı olarak, alın bölgesindeki hareketlilik, hassas yapıdaki kaşların düşmesine ve göz kapaklarının da sorun yaşamasına neden olur. 2 kaş arasındaki belirginleşen çizgiler, çatık kaşlı ifadesiyle, her zaman sinirli ve sert bir yüzle dünyaya bakmanızı sağlar. Aynı zamanda yorgun ve cansız bir yüz ifadesi veren kaş düşüklüğü, bugün orta yaşlı hemen herkesin şikâyetçi olduğu estetik sorunlardan bir tanesidir. Kaş, alın ve göz bölgesi birbirinden ayrılmayan ve konum itibariyle yakınlıkları sebebiyle aynı anda yıpranan bölgelerden, bu sebeple, kaş kaldırma ameliyatı çoğunlukla üst göz kapağı estetiği ve alın estetiği ile kombine edilerek yapılması tercih ediliyor.
Kaş kaldırma operasyonları, gelişen teknolojiyle birlikte artık iz bırakmayan, his kaybına yol açmayan ve oldukça kısa sürede uygulanabilen tekniklerle yapılabiliyor. Cerrahi operasyonların olası risklerini ve komplikasyonlarını ortadan kaldıran ameliyatsız kaş kaldırma uygulaması, kesi olmadan, minimal cihazlarla kafatasına askılama tekniğiyle uygulanıyor. İple Kaş Asma olarak da tabir edebileceğimiz Ameliyatsız Kaş Kaldırma operasyonu, ayrıca örümcek ağı estetiği ve Ultherapy teknikleriyle beraber uygulanarak, en verimli sonuçların alınmasına fayda sağlıyor.
İple kaş asma tekniğinde en fazla karşılaşılan sorun, kaşın bir müddet sonra tekrar aşağıya düşme problemidir. Hastalar tarafından da en fazla sorulan sorulardan bir tanesi olan bu problem, kaşın oldukça hareketli bir organ olması ve yapılan yüz hareketleri nedeniyle, yerleştirilen ipleri kopması sonucu ortaya çıkıyor. Doktorlarımız, zaman içinde oluşabilecek bu olası sorun için çift ip tekniğini kullanarak, kafatasına askılama yapmaktadır. Ayrıca iplerin üzerine binecek olan yük, iplerin birbirinin üzerinden alacak şekilde yerleştirilir ve kaşlar bu teknik sayesinde çok daha yukarı doğru kaldırılabilir. Bu şekilde çift iple maksimum fayda sağlanarak, tekrar kaş düşüklüğü sorunu yaşanması imkânsızlaştırılır.
Cerrahi kaş kaldırma olarak da adlandırılan alın germe ameliyatı, bir kişinin alnındaki sarkan cildi olması gereken noktaya çeken bir operasyondur. Alttaki alın kaslarını ve dokularını yeniden konumlandırırken, göz kapaklarını canlı hale getirip yüzün üst kısmında daha yumuşak, daha genç bir ifade oluşturur.
Yaşlanmanın etkilerinin kaçınılmaz olduğunu çok iyi biliyoruz ve genellikle bu sorun ilk olarak kaş ve alın bölgesinde kendini belli ediyor. Bu süreçte cilt esnekliğini kaybetmeye başlar. Güneş, rüzgar ve yer çekimi, yüzü etkileyerek kaş çatma çizgilerini belirginleştirip, alnın kırışmasına ve kaşların artan bu ağırlıkla düşmesine sebep olur. Bu durum yaşa bağlı gelişse de bazen genetik yatkınlık sebebiyle otuzlu yaşlardaki bireylerde de gözlenebilir, olduklarından daha yaşlı görünen yüzlere sahip olabilirler. Öyle hissetmeseniz bile, yorgun, öfkeli veya üzgün gibi görünebilirsiniz. İşte alın germe, kaş kaldırma cerrahisi, tüm bu sorunları ortadan kaldıran bir uygulamadır.
Alın germe kaş kaldırma sarkık kaş görünümünü azaltmaya, gergin bir alın ve göz çevresi oluşumuna yardımcı olan bir cerrahi girişimdir. Sarkık kaşları yukarı çeker, alın bölgesindeki derin olukları, çizgileri giderir ve gözlere de genç canlı bir ifade verir. Her ne kadar alın germe, kaş kaldırma popüler bir yüz prosedürü olsa da, Blefaroplasti yani göz kapağı estetiğinden farklı bir uygulama olduğunu hatırlatmakta fayda var.
Gençleşmiş bir yüz ifadesi: Alnın üzerindeki çizgiler ve kırışıklıklar, bireylerin gerçek yaşından daha yaşlı görünmesini sağlar. Kaş kaldırma ile bu yaşlanma belirtilerini ortadan kaldırıp, gençleşmiş, dingin bir yüz ifadesine kavuşmanız mümkün. Daha parlak, daha genç bakışlar: Birçok hastada, kaş kaldırma ameliyatından sonra daha canlı bakışlara ve daha doğal, dingin bir ifadeye kavuştuklarını gözlemliyoruz. Tazelenen özgüven: Bireylerin yüzleri hakkında kendilerini daha iyi hissetmesine yardımcı olduğu için, bu da özgüvenlerini tazelemektedir.
Alın germe, kaş kaldırma cerrahisinde saç çizgisine, saç çizgisinin arkasına, kaşın yukarısına veya alnın ortasına kesi yapılır. Endoskopik alın germe tekniği tercih olarak kullanılabilir. Bu cerrahiler sonrasında gözle görülebilir herhangi bir iz kalmaz. İzler saçlı dokuların arasına gizlenmiş noktasal boyuttadır. Sıklıkla 40 ila 65 yaşları arasındaki bireylerin tercih ettikleri bir cerrahi olsa da, gerektiğinde daha genç bireylere de yapılabilir.
Klasik uygulamada, kulak seviyenizden başlayıp saç çizginizin etrafında bazı noktalardan giriş yapılarak işlem yapılır. Saç çizginizin nerede olduğuna bağlı olarak, doktorunuz gözle görülür bir iz oluşmasını önlemek amacıyla gizli kesiler yapacaktır. Endoskopik alın germede ise, cerrah kafa derinizin içine birkaç kısa kesi yapar. İnce bir tüpün ucundaki küçük bir kameranın yol göstermesiyle ile uygulama yapar. Endoskopik alın germede, cerrah dokuyu sabitlemek için küçük çapalar kullanır. Kesiler daha küçük olduğundan, bu işlem klasik uygulamadan daha az kesi ve daha kısa iyileşme süresi demektir. İkisi arasındaki tek fark aslında kesilerin yapıldığı yerdir diyebiliriz. En yeni yaklaşım olan endoskopik cerrahide saç çizgisinin hemen arkasına birkaç küçük kesi yapılır ve ameliyatta yardımcı olması için bir cihaz kullanılır. Hangi cerrahinin size uygun olduğunu ancak muayene sonrasında doktorunuz karar verecektir. Hangisi uygulanırsa uygulansın her iki prosedürde de alın, kaş ve göz kapağı çevresinde dengeli ve uyumlu bir tazelik sağlanır. Alın germe cerrahisi genellikle bir ila iki saat sürer. Genel anestezi yöntemi tercih edilir. Göz kapağı ameliyatı olarak da bilinen Blefaroplasti, göz çevresindeki aşırı yağ, cilt ve kasların form kazandırılmasını sağlayan bir uygulamadır ve alın germe cerrahisi ile birlikte yapıldığında son derece etkili sonuçlar verir.
Üst Göz Kapağı estetiği: Genellikle gözün köşesinde bulunan aşırı deri, kas kıvrımları ve yağları ortadan kaldırır. Alt Göz Kapağı estetiği: Alt göz kapaklarının şişkinliğine neden olan fazla yağ torbalarına müdahale eder. Bununla birlikte, gözlerin yüzün en hassas bölgelerinden biri olduğuna dikkat etmek önemlidir. Cerrahın gözlerden çok fazla cilt ve yağ almaması çok önemlidir, aksi takdirde göz şeklini değiştirme riski vardır. Doktorlarımız, çoğu zaman çok fazla yağ almamaya dikkat ederek, gözleri daha dolgun ve genç olacak şekilde yeniden konumlandırırlar. Alın germe kaş kaldırma cerrahisi ile birlikte planlamanın yapılması ise, az evvel de söylediğimiz gibi son derece yüz güldüren sonuçlara vesile olur. İlk muayenede doktorunuz size kaş kaldırma ve Blefaroplasti tedavileri arasındaki farkları açıklayacaktır ve size en uygun olan tedavi prosedürün ayrıntılarına değinecektir.
Kaş kaldırma ameliyatını izleyen birkaç gün içinde morluk ve şişlik yaşanabilir. Bu semptomlar tipik olarak yaklaşık 10 gün sürer. Tedaviden sonra en az bir ila iki hafta boyunca kafanızı yüksek tutmanız önemlidir, bu ödem oluşumunu önleyecektir. Ufak kesi yerlerinde iyileşme sürecinde hafif uyuşukluk ve kaşıntı hissedilmesi son derece doğaldır.
Estetiğinizi şansa bırakmayın…
Deneyimli ve alanında söz sahibi doktorlarımız, sorunsuz ve rahat bir operasyon süreci sunan yöntemlerimiz, doğal ve yüzünüze uyumlu bir görünüşe sahip olmak gibi bizi tercih etmeniz için pek çok neden var.
Avrupa’nın en seçkin estetik merkezlerinden olan kliniklerimiz en yeni teknolojik cihazlarla donatılmıştır ve tam donanımlı tıbbı alt yapıya sahiptir. Hastalarımızın kendilerini rahat, güven içinde ve mutlu hissetmeleri için konforlarını sağlayacak tüm özellikler düşünülmüştür.
Estetik cerrahi ve medikal estetik alanında söz sahibi, birçok estetik yöntem geliştirmiş, uygulamaları ile estetikte pek çok yenilik yaratmış, uzman hekim kadromuz ile hizmetinizdeyiz!
Kliniklerimiz dünya çapında hizmet sunan, hastaların her türlü ihtiyaçlarını karşılayan teknolojiye ve konfora sahip, kişiye özel hizmetin adresidir. Yapılacak işlem ya da operasyon ne olursa olsun kapsamlı destek sunarız.
Odağımız sunduğumuz hizmetlerle hastalarımızın beklentilerini en iyi şekilde karşılamaktır. %100 hasta memnuniyetimiz ise en büyük gurur kaynaklarımızdan biridir.